İngilizce günlük cümleler iletişim kurmak isteyen kişilerin en sık başvurduğu yapılardır. Bu cümleler kişinin günlük yaşamının büyük ölçüde kolaylaşmasını sağlar. İngilizcede yaygın olarak kullanılan cümleleri öğrenmek kişinin özgüven kazanmasını sağlar ve çekinmeden konuşmaya başlamasını sağlar.
Bu yazımızda İngilizcede günlük yaşamda sıkça kullanılan 200 cümleye yer verdik. Umarız faydalı olur. İşte 20 farklı başlıkta 200 yaygın cümle örneği.
Tanışma ile İlgili İngilizce Günlük Cümleler
Hi, nice to meet you.
(Selam, tanıştığımıza memnun oldum.)
What’s your name?
(Adınız nedir?)
My name is John. How about you?
(Benim adım John. Ya sizin?)
Where are you from?
(Nerelisiniz?)
I’m from Turkey.
(Ben Türkiye’denim.)
How long have you been living here?
(Burada ne kadar süredir yaşıyorsunuz?)
Do you like living in this city?
(Bu şehirde yaşamayı seviyor musunuz?)
What do you do for a living?
(Ne iş yapıyorsunuz?)
I work as a teacher.
(Öğretmen olarak çalışıyorum.)
It was great meeting you.
(Sizinle tanışmak harikaydı.)
Adres Sorma ile İlgili İngilizce Günlük Cümleler
Excuse me, could you tell me where the nearest bus stop is?
(Affedersiniz, en yakın otobüs durağının nerede olduğunu söyleyebilir misiniz?)
How can I get to the train station from here?
(Buradan tren istasyonuna nasıl gidebilirim?)
Can you give me directions to the post office?
(Postaneye nasıl gideceğimi tarif edebilir misiniz?)
Is there a supermarket nearby?
(Yakınlarda bir süpermarket var mı?)
Could you show me the way to the hospital?
(Hastaneye giden yolu bana gösterebilir misiniz?)
Where is the nearest ATM?
(En yakın ATM nerede?)
How far is the airport from here?
(Havaalanı buradan ne kadar uzakta?)
Is it walking distance or should I take a taxi?
(Yürüme mesafesi mi yoksa taksi mi tutmalıyım?)
Can you point me to the nearest pharmacy?
(En yakın eczaneyi gösterebilir misiniz?)
I’m lost. Could you help me find this address?
(Kayboldum. Bu adresi bulmama yardımcı olabilir misiniz?)
Havaalanında Kullanılabilecek İngilizce Günlük Cümleler
Where can I check in for my flight?
(Uçuşum için nerede check-in yapabilirim?)
Could you tell me which gate my flight departs from?
(Uçağımın hangi kapıdan kalkacağını söyleyebilir misiniz?)
How long is the security check waiting time?
(Güvenlik kontrolü bekleme süresi ne kadar?)
Is there a duty-free shop here?
(Burada bir duty-free mağazası var mı?)
What time does boarding start?
(Uçağa biniş ne zaman başlıyor?)
How much luggage am I allowed to carry?
(Kaç kilo bagaj hakkım var?)
Can I get a window seat, please?
(Pencere kenarında bir koltuk alabilir miyim lütfen?)
Where can I find the baggage claim area?
(Bagaj teslim alanını nerede bulabilirim?)
Is this the right line for customs?
(Bu gümrük için doğru sıra mı?)
My flight has been delayed. What should I do?
(Uçuşum ertelendi. Ne yapmalıyım?)
Otelde Kullanılabilecek İngilizce Günlük Cümleler
I have a reservation under the name of Smith.
(Smith adına bir rezervasyonum var.)
Could you check me in, please?
(Beni giriş yapabilir misiniz lütfen?)
What time is check-out?
(Otelden çıkış saati ne zaman?)
Is breakfast included in the room rate?
(Oda ücretine kahvaltı dahil mi?)
Can I have a room with a sea view?
(Deniz manzaralı bir oda alabilir miyim?)
Could you send someone to help with my luggage?
(Bagajıma yardım etmesi için birini gönderebilir misiniz?)
Is there free Wi-Fi in the room?
(Odada ücretsiz Wi-Fi var mı?)
How can I get to the gym or swimming pool?
(Spor salonuna veya yüzme havuzuna nasıl gidebilirim?)
Can I get a wake-up call at 7 a.m.?
(Sabah 7’de uyandırma servisi alabilir miyim?)
Could I extend my stay for another night?
(Konaklamamı bir gece daha uzatabilir miyim?)
Restoranda Kullanılabilecek İngilizce Günlük Cümleler
Can I see the menu, please?
(Menüyü görebilir miyim lütfen?)
Do you have any vegetarian options?
(Vejetaryen seçenekleriniz var mı?)
Could you recommend a dish?
(Bir yemek önerebilir misiniz?)
I’d like to order the chicken salad.
(Tavuk salatası sipariş etmek istiyorum.)
Can I get some water, please?
(Biraz su alabilir miyim lütfen?)
Could we have the bill, please?
(Hesabı alabilir miyiz lütfen?)
Is the service charge included?
(Servis ücreti dahil mi?)
How long will it take for our order to be ready?
(Siparişimizin hazır olması ne kadar sürer?)
Can I pay by credit card?
(Kredi kartıyla ödeyebilir miyim?)
The food was delicious, thank you!
(Yemekler çok lezzetliydi, teşekkür ederim!)
Sağlık ile İlgili Cümleler
I need to see a doctor.
(Bir doktora görünmem gerekiyor.)
Where is the emergency room?
(Acil servis nerede?)
I have an appointment with Dr. Brown.
(Dr. Brown ile bir randevum var.)
How long will I have to wait?
(Ne kadar beklemem gerekecek?)
Can you help me fill out these forms?
(Bu formları doldurmama yardım eder misiniz?)
I’ve been feeling sick for a few days.
(Birkaç gündür kendimi hasta hissediyorum.)
Do I need to take any tests?
(Herhangi bir test yaptırmam gerekiyor mu?)
Where is the pharmacy?
(Eczane nerede?)
When can I expect the results?
(Sonuçları ne zaman alabilirim?)
Is there a specialist I can see for this condition?
(Bu durum için görebileceğim bir uzman var mı?)
Telefon Konuşmaları
Hello, can I speak to [Name], please?
(Merhaba, [İsim] ile konuşabilir miyim lütfen?)
Could you hold on for a moment, please?
(Bir saniye bekleyebilir misiniz lütfen?)
I’ll call you back later.
(Seni daha sonra arayacağım.)
Sorry, I didn’t catch that. Could you repeat it?
(Üzgünüm, anlayamadım. Tekrar edebilir misiniz?)
I’m afraid the line is breaking up.
(Korkarım hat kesiliyor.)
Can you hear me clearly?
(Beni net duyabiliyor musun?)
I’ll send you a message with the details.
(Detayları içeren bir mesaj göndereceğim.)
Thank you for calling!
(Aradığınız için teşekkür ederim!)
I’ll put you through to [Name].
(Sizi [İsim]’e bağlayacağım.)
Let’s schedule a time to talk again.
(Tekrar konuşmak için bir zaman ayarlayalım.)
Alışveriş ile İlgili İngilizce Günlük Cümleler
How much does this cost?
(Bunun fiyatı ne kadar?)
Do you have this in a different size?
(Bunun farklı bir bedeni var mı?)
Can I try this on, please?
(Bunu deneyeyim mi lütfen?)
Is this on sale?
(Bu indirimde mi?)
Do you accept credit cards?
(Kredi kartı kabul ediyor musunuz?)
Where is the fitting room?
(Prova odası nerede?)
Can I return this if it doesn’t fit?
(Bu olmazsa iade edebilir miyim?)
Could I get a receipt, please?
(Fiş alabilir miyim lütfen?)
Do you have any discounts or promotions today?
(Bugün herhangi bir indirim ya da promosyon var mı?)
Can I get this gift-wrapped?
(Bunu hediye paketi yapabilir misiniz?)
Sinema ile İlgili Örnek Cümleler
What movie are you planning to watch?
(Hangi filmi izlemeyi planlıyorsun?)
I heard that this film is really good!
(Bu filmin gerçekten çok iyi olduğunu duydum!)
Do you prefer watching movies at home or in the theater?
(Evde mi yoksa sinemada mı film izlemeyi tercih edersin?)
Let’s go to the cinema this weekend.
(Bu hafta sonu sinemaya gidelim.)
Have you seen the latest blockbuster?
(Son çıkan gişe rekoru kıran filmi gördün mü?)
I love watching documentaries.
(Dokümanterleri izlemeyi seviyorum.)
What genre of movies do you like?
(Hangi film türlerini seversin?)
The acting in that movie was amazing!
(O filmin oyunculuğu harikaydı!)
I can’t wait for the sequel to come out!
(Devam filminin çıkmasını dört gözle bekliyorum!)
Let’s grab some popcorn before the movie starts.
(Film başlamadan önce biraz patlamış mısır alalım.)
Hobiler Hakkında İngilizce Günlük Cümleler
What are your hobbies?
(Hobileriniz nelerdir?)
I love reading books in my free time.
(Boş zamanlarımda kitap okumayı çok severim.)
Do you enjoy playing any sports?
(Herhangi bir spor yapmaktan hoşlanıyor musunuz?)
I like painting and drawing.
(Resim yapmayı ve çizmeyi severim.)
I’m interested in photography.
(Fotoğrafçılıkla ilgileniyorum.)
How often do you go hiking?
(Ne sıklıkla doğa yürüyüşüne çıkıyorsunuz?)
I enjoy cooking, especially baking.
(Yemek yapmaktan, özellikle fırın işlerinden hoşlanırım.)
Do you like playing musical instruments?
(Müzik aleti çalmayı sever misiniz?)
I’m learning to play the guitar.
(Gitar çalmayı öğreniyorum.)
Gardening is one of my favorite hobbies.
(Bahçeyle uğraşmak en sevdiğim hobilerden biridir.)
Yemek Hakkında Kullanılabilecek İngilizce Günlük Cümleler
What’s your favorite food?
(En sevdiğin yemek nedir?)
I love Italian cuisine, especially pizza.
(İtalyan mutfağını çok seviyorum, özellikle pizzayı.)
Do you know how to cook?
(Yemek yapmayı biliyor musun?)
I enjoy trying new recipes.
(Yeni tarifler denemekten hoşlanıyorum.)
This dish is really delicious!
(Bu yemek gerçekten çok lezzetli!)
How do you make this soup?
(Bu çorbayı nasıl yapıyorsun?)
Can I have the recipe, please?
(Tarifi alabilir miyim lütfen?)
I prefer eating healthy food.
(Sağlıklı yemekler yemeyi tercih ederim.)
Do you like spicy food?
(Acı yemekleri sever misin?)
I’m in the mood for something sweet.
(Tatlı bir şeyler yemek istiyorum.)
Özür Dilemekle İlgili Cümleler
I’m sorry for what I said earlier.
(Daha önce söylediklerim için özür dilerim.)
Please forgive me for my mistake.
(Hatam için lütfen beni affet.)
I didn’t mean to hurt your feelings.
(Duygularını incitmek istemedim.)
I apologize for being late.
(Geciktiğim için özür dilerim.)
It was a misunderstanding, and I’m really sorry.
(Bir yanlış anlama oldu ve gerçekten özür dilerim.)
I take full responsibility for my actions.
(Yaptıklarımın tamamından sorumluluk alıyorum.)
Can we start over? I really regret what happened.
(Yeniden başlayabilir miyiz? Gerçekten olanlardan pişmanım.)
I didn’t mean to offend you.
(Seni gücendirmek istemedim.)
I hope you can forgive me.
(Beni affedebileceğini umuyorum.)
Thank you for your understanding.
(Anlayışın için teşekkür ederim.)
Tebrik Etmek ile İlgili İngilizce Günlük Cümleler
Congratulations on your achievement!
(Başarınızdan dolayı tebrikler!)
I’m so happy for you!
(Senin için çok mutluyum!)
Well done on your promotion!
(Terfi ettiğin için tebrikler!)
You did an amazing job!
(Harika bir iş çıkardın!)
Happy birthday! I hope you have a wonderful day.
(Doğum günün kutlu olsun! Umarım harika bir gün geçirirsin.)
Congratulations on your wedding!
(Düğününüz için tebrikler!)
I wish you all the best in your new job!
(Yeni işinde en iyisini diliyorum!)
You deserve this success!
(Bu başarıyı hak ettin!)
Cheers to your graduation!
(Mezuniyetine şerefe!)
I’m proud of you for reaching this milestone!
(Bu aşamaya geldiğin için seninle gurur duyuyorum!)
Trafik ile İlgili Örnekler
What time do you usually leave to avoid traffic?
(Trafikten kaçınmak için genellikle ne zaman çıkıyorsun?)
The traffic was really heavy this morning.
(Bu sabah trafik gerçekten yoğundu.)
How long does it take to get to the city center?
(Şehir merkezine ulaşmak ne kadar sürüyor?)
I prefer taking public transportation to avoid traffic jams.
(Trafik sıkışıklığından kaçınmak için toplu taşımayı tercih ediyorum.)
Is there a shortcut to get to the airport?
(Havaalanına gitmek için kısa bir yol var mı?)
Please drive carefully; the roads are slippery.
(Lütfen dikkatli sür, yollar kaygan.)
Did you hear about the accident on the highway?
( otoyolda meydana gelen kaza hakkında duydun mu?)
There’s a detour ahead due to road construction.
(Yolda inşaat nedeniyle bir sapma var.)
I hate being stuck in traffic.
(Trafikte sıkışıp kalmayı sevmiyorum.)
Always wear your seatbelt while driving.
(Sürüş yaparken her zaman emniyet kemerini tak.)
Okulda Kullanılabilecek Cümleler
What subject do you enjoy the most?
(Hangi dersi en çok seviyorsun?)
I have a test coming up next week.
(Gelecek hafta bir sınavım var.)
Do you have any homework for today?
(Bugün için herhangi bir ödevin var mı?)
The school year starts in September.
(Okul yılı Eylül’de başlıyor.)
I love participating in extracurricular activities.
(Dışındaki etkinliklere katılmayı seviyorum.)
The library is a great place to study.
(Kütüphane, ders çalışmak için harika bir yer.)
Are you going to the school assembly tomorrow?
(Yarın okul toplantısına gidecek misin?)
I enjoy working on group projects.
(Grupla yapılan projelerde çalışmayı seviyorum.)
The cafeteria serves delicious meals.
(Kafeterya lezzetli yemekler sunuyor.)
I’m excited to meet my new classmates.
(Yeni sınıf arkadaşlarımla tanışmak için heyecanlıyım.)
Hava Durumu ile İlgili İngilizce Günlük Cümleler
What’s the weather like today?
(Bugün hava nasıl?)
It’s sunny and warm outside.
(Dışarıda güneşli ve sıcak.)
I think it’s going to rain later.
(Bence daha sonra yağmur yağacak.)
The forecast says it will be cloudy tomorrow.
(Hava tahmini yarın bulutlu olacağını söylüyor.)
Do you have an umbrella? It looks like it might rain.
(Şemsiyen var mı? Yağmur yağacak gibi görünüyor.)
The temperature is expected to drop this evening.
(Sıcaklığın bu akşam düşmesi bekleniyor.)
It’s freezing outside; make sure to bundle up!
(Dışarısı dondurucu soğuk; iyi giyindiğinden emin ol!)
Is it going to snow this weekend?
(Bu hafta sonu kar yağacak mı?)
I love this kind of weather; it’s perfect for a walk.
(Bu havayı seviyorum; yürüyüş için mükemmel.)
The humidity makes it feel hotter than it actually is.
(Nem, havanın aslında olduğundan daha sıcak hissettirmesine neden oluyor.)
İş Yaşamı Hakkında Kullanılabilecek İngilizce Cümleler
What do you do for a living?
(Nasıl geçiniyorsun?)
I work in marketing at a tech company.
(Bir teknoloji şirketinde pazarlama alanında çalışıyorum.)
Do you enjoy your job?
(İşini seviyor musun?)
I have a meeting scheduled for 10 a.m.
(Saat 10’da bir toplantım var.)
How often do you have to travel for work?
(İş için ne sıklıkla seyahat etmen gerekiyor?)
I’m looking for a new job opportunity.
(Yeni bir iş fırsatı arıyorum.)
Teamwork is essential in this project.
(Ekip çalışması bu projede çok önemli.)
I need to finish this report by Friday.
(Bu raporu Cuma’ya kadar bitirmem gerekiyor.)
We have a deadline to meet next week.
(Gelecek hafta bir son tarihimiz var.)
Networking is important for career growth.
(Ağ kurma, kariyer gelişimi için önemlidir.)
Davet Etmek ile İlgili İngilizce Günlük Cümleler
Would you like to join us for dinner?
(Aksam yemeğine bizimle katılmak ister misin?)
I’m having a birthday party this Saturday. Can you come?
(Bu Cumartesi doğum günü partisi veriyorum. Gelebilir misin?)
Would you be interested in going to the movies with us?
(Bizimle sinemaya gitmekle ilgilenir misin?)
I’d love to invite you to my wedding.
(Seni düğünüm için davet etmek isterim.)
How about having lunch together sometime?
(Bir ara birlikte öğle yemeği yemeye ne dersin?)
You’re welcome to join our book club.
(Kitap kulübümüze katılmaya davetlisiniz.)
I’m hosting a game night this Friday. Want to come?
(Bu Cuma oyun gecesi düzenliyorum. Gelmek ister misin?)
We’re planning a picnic this weekend. Would you like to come?
(Bu hafta sonu bir piknik planlıyoruz. Gelmek ister misin?)
Please feel free to bring a friend along.
(Lütfen bir arkadaşını da getirmekten çekinme.)
It would be great to see you at the event!
(Etkinlikte seni görmek harika olur!)
Teknoloji ile İlgili Günlük Yaşamdan Cümleler
What new technology are you excited about?
(Hangi yeni teknoloji hakkında heyecanlısın?)
I love using my smartphone for everything.
(Her şey için akıllı telefonumu kullanmayı seviyorum.)
Do you think technology makes life easier?
(Teknolojinin hayatı kolaylaştırdığını düşünüyor musun?)
I recently bought a smartwatch, and it’s really helpful.
(Geçenlerde bir akıllı saat aldım ve gerçekten çok faydalı.)
Online shopping has become very popular.
(Online alışveriş çok popüler hale geldi.)
How often do you use social media?
(Sosyal medyayı ne sıklıkla kullanıyorsun?)
Virtual reality is changing the way we experience entertainment.
(Sanal gerçeklik, eğlence deneyimimizi değiştiriyor.)
I need to upgrade my computer for better performance.
(Daha iyi performans için bilgisayarımı güncellemem gerekiyor.)
Artificial intelligence is becoming more advanced every day.
(Yapay zeka her geçen gün daha da gelişiyor.)
What apps do you use the most on your phone?
(Telefonunda en çok hangi uygulamaları kullanıyorsun?)
Vedalaşma ile İlgili Günlük Yaşamdan Cümleler
It was nice seeing you!
(Seni görmek güzeldi!)
I have to go now. Take care!
(Şimdi gitmem gerekiyor. Kendine iyi bak!)
Let’s keep in touch!
(İletişimde kalalım!)
I’ll see you soon!
(Görüşmek üzere!)
Goodbye! Have a great day!
(Güle güle! Harika bir gün geçir!)
Thanks for everything!
(Her şey için teşekkürler!)
Until next time!
(Gelecek sefere kadar!)
I enjoyed our time together.
(Birlikte geçirdiğimiz zamanı çok beğendim.)
Safe travels!
(Güvenli yolculuklar!)
Don’t forget to message me!
(Bana mesaj atmayı unutma!)