İngilizce, kelime sırasına dayalı bir dil olduğu için söz dizimi, anlamın doğru bir şekilde iletilmesinde kritik bir rol oynar. Kelimelerin sırası değiştiğinde, cümlenin anlamı tamamen farklılaşabilir ya da dil bilgisel olarak hatalı hale gelebilir. Örneğin, “The dog chased the cat” (Köpek kediyi kovaladı) ile “The cat chased the dog” (Kedi köpeği kovaladı) cümleleri arasındaki fark, özne ve nesnenin yer değişmesiyle açıkça görülür.
İngilizcede Türkçe gibi esnek bir kelime sıralaması bulunmadığından, kuralların doğru uygulanması, hem doğru anlamı ifade etmek hem de yanlış anlaşılmaları önlemek için gereklidir. Özellikle yeni bir dil öğrenirken temel söz dizimini anlamak, dilde akıcılık ve netlik kazanmanın temel taşıdır.
İngilizcenin temel söz dizimi
İngilizcede cümleler, Özne (Subject) + Yüklem (Verb) + Nesne (Object) sırasına göre kurulur. Bu temel yapı, cümlenin anlamını açık ve net bir şekilde iletmek için önemlidir. İşte bu sıralamanın açıklaması:
Temel ögelerin cümledeki yeri
Özne (Subject)
Cümlede eylemi yapan ya da durumdan sorumlu olan kişi, hayvan, nesne veya kavramdır.
Ali studies. (Ali ders çalışır.)
The cat sleeps. (Kedi uyur.)
Yüklem (Verb)
Özneyle ilgili eylemi veya durumu ifade eden fiildir.
Ali studies. (Ali ders çalışır.)
The cat sleeps. (Kedi uyur.)
Nesne (Object)
Eylemden etkilenen kişi, hayvan veya nesnedir.
Ali studies English. (Ali İngilizce çalışır.)
The cat catches a mouse. (Kedi bir fare yakalar.)
Formül:
Subject + Verb + Object
(Özne + Yüklem + Nesne)
Yardımcı ögelerin cümledeki yeri
Cümlede zaman, yer, sebep veya şekilde ek bilgiler veren yardımcı ögeler (zarf ve zarf tümleçleri) yer alabilir. Yardımcı ögeler, genellikle cümlenin sonunda bulunur, ancak bazı durumlarda yüklemden önce ya da başında kullanılabilir.
Formül:
Subject + Verb + Object + Adverbials (Zarf ve Yardımcı Ögeler)
Örnekler:
He reads books at night.
(O, kitapları gece okur.)
At night yardımcı öge olarak zamanı belirtir.
They play football in the park.
(Onlar parkta futbol oynar.)
In the park yer bilgisi verir.
She speaks loudly in class.
(O, sınıfta yüksek sesle konuşur.)
Loudly (şekil), in class (yer) bilgileridir.
Yardımcı ögelerle ilgili temel kurallar
Zaman zarfı (Adverbs of time): Genellikle cümlenin sonunda bulunur.
I go to bed early.
(Yatağa erken giderim.)
Yer zarfı (Adverbs of place): Genellikle zaman zarfından önce gelir.
She studies at the library in the evening.
(O, akşam kütüphanede ders çalışır.)
Şekil zarfı (Adverbs of manner): Genelde yüklemden hemen sonra gelir.
He drives carefully.
(O, dikkatli sürer.)
İngilizcede basit cümleler nasıl kurulur?
İngilizcede basit cümleler, tek bir yargı ifade eden cümlelerdir. Bu cümleler genellikle özne (subject) ve yüklem (verb) içerir ve çoğu zaman bir nesne (object) veya zarf (adverb) ile desteklenir.
Formül:
Subject (Özne) + Verb (Yüklem) + Object (Nesne)
(İhtiyaç halinde: + Adverbials (Zarflar))
İngilizce basit cümle örnekleri
She eats apples.
O elma yer.
They walk to school.
Onlar okula yürürler.
The dog sleeps peacefully.
Köpek huzur içinde uyur.
İngilizcede bağlı cümleler nasıl kurulur?
Bağlı cümleler (compound sentences), iki veya daha fazla bağımsız cümlenin (independent clause) bir bağlaç (coordinating conjunction) ile birleştirilmesiyle oluşur. Her iki bağımsız cümle de tek başına anlamlıdır ve bir özne ile yüklem içerir. Bağlı cümleler, düşünceleri birbiriyle ilişkilendirerek daha zengin ifadeler sunar.
Sık kullanılan bağlaçlar
- and (ve)
- but (ama, fakat)
- or (veya)
- so (bu yüzden)
- for (çünkü)
- nor (ne de)
- yet (ama yine de)
İngilizcede bağlı cümlelerin söz dizimi şöyledir:
Clause 1 (Bağımsız Cümle) + Conjunction (Bağlaç) + Clause 2 (Bağımsız Cümle)
Kurallar
Her iki cümle bağımsız olmalıdır: Bağlaçlar yalnızca iki anlamlı cümleyi birleştirmek için kullanılır.
Virgül Kullanımı: Eğer bağlaçtan önce gelen cümle uzunsa veya karmaşıksa, bağlaçtan önce virgül kullanılabilir. Örneğin:
I was tired, but I finished my homework.
Örnek bağlı cümleler
I went to the market, and I bought some apples.
Markete gittim ve birkaç elma aldım.
She wanted to go to the park, but it started to rain.
O parka gitmek istedi, ama yağmur yağmaya başladı.
You can take the bus, or you can walk to the station.
Otobüse binebilirsin ya da istasyona yürüyebilirsin.
He studied hard, so he passed the exam.
Çok çalıştı, bu yüzden sınavı geçti.
The lights went out, yet we continued working.
Elektrikler kesildi, ama yine de çalışmaya devam ettik.
İngilizce birleşik cümlelerin söz dizimi
Birleşik cümleler, “who, which, that, where, when” gibi ilgi zamirleriyle bağlanan cümlelerdir.
She is the teacher who inspires us.
(O, bizi motive eden öğretmendir.)
Birleşik cümle kurulurken sıkça kullanılan bağlaçlar
Zaman bağlaçları
When (ne zaman), While (iken), After (sonra), Before (önce)
I was reading a book when you called me.
(Sen beni aradığında bir kitap okuyordum.)
Sebep-sonuç bağlaçları
Because (çünkü), Since (madem ki), As (çünkü)
She stayed home because she was sick.
(Hasta olduğu için evde kaldı.)
Koşul bağlaçları
If (eğer), Unless (olmadıkça), As long as (sürece)
You can go out if you finish your homework.
(Ödevini bitirirsen dışarı çıkabilirsin.)
İngilizce birleşik cümle örnekleri
Because it was raining, we stayed at home.
Yağmur yağdığı için evde kaldık.
She didn’t come to the party since she was busy.
Meşgul olduğu için partiye gelmedi.
I will call you when I arrive.
Vardığımda seni arayacağım.
He is the person who helped me.
O, bana yardım eden kişi.
If you study hard, you will succeed.
Eğer çok çalışırsan başarılı olursun.
Birleşik cümleler, düşünceler arasındaki sebep-sonuç, zaman, koşul ve diğer ilişkileri ifade etmek için kullanılır. Bu yapı, ifadelerinizi daha detaylı ve açıklayıcı hale getirir.
İngilizcede emir cümlesi söz dizimi
Emir cümleleri, birine doğrudan bir eylemi yapmasını veya yapmamasını söylemek için kullanılır. Bu cümlelerde özne genellikle belirtilmez, çünkü emirler doğrudan muhataba (you) yöneliktir.
Olumlu emir cümleleri yapısı
Yüklem (Verb) + Nesne (Object) + Yardımcı Ögeler (Adverbials)
Cümle, fiil ile başlar. Özne belirtilmez.
Örneğin:
Open the door.
(Kapıyı aç.)
Speak slowly.
(Yavaş konuş.)
Olumsuz emir cümleleri
Don’t + Yüklem (Verb) + Nesne (Object) + Yardımcı Ögeler (Adverbials)
Olumsuz emir cümlelerinde “don’t” (do not) kullanılır.
Örneğin:
Don’t touch that.
(Ona dokunma.)
Don’t run in the hall.
(Koridorda koşma.)
Lütfen (please) ile yumuşatma
Emir cümleleri bazen daha nazik hale getirmek için “please” ile kullanılır.
Please sit down.
(Lütfen oturun.)
Don’t make noise, please.
(Lütfen gürültü yapmayın.)
İngilizce emir cümlesi örnekleri
Close the window.
Pencereyi kapat.
Listen carefully.
Dikkatlice dinle.
Don’t forget your homework.
Ödevini unutma.
Please turn off the lights.
Lütfen ışıkları kapat.
Don’t be late for school.
Okula geç kalma.
İngilizce soru cümleleri söz dizimi
İngilizcede soru cümleleri, bir durumu, eylemi veya bilgiyi sorgulamak için kullanılır. Farklı türlerde soru cümleleri bulunur ve her birinin belirli bir söz dizimi vardır.
Yes/No Soruları
Bu tür sorulara yalnızca “Yes” (Evet) veya “No” (Hayır) ile cevap verilir.
Formül:
Yardımcı Fiil (Auxiliary Verb) + Özne (Subject) + Ana Fiil (Main Verb) + Nesne/Yardımcı Ögeler
Örnekler:
Do you like coffee?
(Kahve sever misin?)
Is she coming to the party?
(O partiye geliyor mu?)
Did they finish their homework?
(Ödevlerini bitirdiler mi?)
Wh- Soruları
“Wh-” soru zamirleri kullanılarak bilgi isteyen cümlelerdir (who, what, where, when, why, which, how).
Formül:
Soru Zamiri (Question Word) + Yardımcı Fiil (Auxiliary Verb) + Özne (Subject) + Ana Fiil (Main Verb) + Yardımcı Ögeler
Örnekler:
What do you want?
(Ne istiyorsun?)
Where does he live?
(O nerede yaşıyor?)
Why are they laughing?
(Onlar neden gülüyor?)
Soru Ekiyle Sorular (Tag Questions)
Bir cümlenin sonunda kısa bir soru eklenerek cümlenin doğruluğu teyit edilir.
Ana Cümle (Statement) + Yardımcı Fiil ve Özne (Auxiliary Verb + Subject Pronoun)
Örnekler:
You’re a teacher, aren’t you?
(Sen bir öğretmensin, değil mi?)
It’s cold today, isn’t it?
(Bugün hava soğuk, değil mi?)
Alternatif Sorular
İki seçenek sunulan sorulardır.
Yardımcı Fiil (Auxiliary Verb) + Özne (Subject) + Ana Fiil (Main Verb) + Seçenekler (Options)
Örnekler:
Do you want tea or coffee?
(Çay mı yoksa kahve mi istersin?)
Is she reading a book or watching TV?
(O bir kitap mı okuyor yoksa televizyon mu izliyor?)
Dolaylı Sorular (Indirect Questions)
Dolaylı sorular, genellikle daha nazik bir şekilde bilgi almak için kullanılır.
Introductory Phrase + Soru Kelimesi (Question Word) + Özne (Subject) + Fiil (Verb)
Örnekler:
Can you tell me where he lives?
(Bana nerede yaşadığını söyleyebilir misin?)
Do you know what time the meeting starts?
(Toplantının saat kaçta başladığını biliyor musun?)
Örnek soru cümleleri
Does she work here?
(O burada mı çalışıyor?)
What are you doing?
(Ne yapıyorsun?)
You like pizza, don’t you?
(Pizzayı seviyorsun, değil mi?)
Would you like tea or coffee?
(Çay mı yoksa kahve mi istersiniz?)
Could you tell me how to get to the station?
(Bana istasyona nasıl gideceğimi söyleyebilir misiniz?)
Bu farklı yapıların kullanımı, İngilizcede doğru ve etkili sorular sormanıza olanak sağlar.
Ünlem cümlesi söz dizimi
What yapısı ile
What + İsim (Noun) + Yardımcı Ögeler (Adjectives/Adverbs)
“What” ile ünlem cümlesi kurarken isim ve sıfatlar kullanılır.
What a/an + Sıfat + İsim!
What a beautiful day!
(Ne güzel bir gün!)
What an amazing story!
(Ne harika bir hikâye!)
How yapısı ile
“How” ile ünlem cümlesi kurarken sıfatlar veya zarflar kullanılır.
How + Sıfat/Zarf + Yardımcı Ögeler!
How wonderful!
(Ne harika!)
How quickly he ran!
(Ne kadar hızlı koştu!)
Fiil veya ünlem sözcükleri ile
Tek başına fiiller veya ünlem ifadeleri kullanılarak duygular ifade edilir.
Amazing!
(Harika!)
Wow! That’s incredible!
(Vay canına! Bu inanılmaz!)
Vurgu yoluyla ünlem anlamı vermek
Duyguyu ifade etmek için normal cümleye vurgu yapılır ve sonuna ünlem eklenir.
I can’t believe it!
(İnanamıyorum!)
You’re so kind!
(Çok naziksin!)
Örnek ünlem cümleleri
What a beautiful flower!
(Ne güzel bir çiçek!)
How exciting this is!
(Bu ne kadar heyecan verici!)
That was amazing!
(Bu harikaydı!)
Wow! You did it!
(Vay canına! Bunu başardın!)
Oh no! I forgot my keys!
(Ah hayır! Anahtarlarımı unuttum!)
İngilizce cümle dizilişi ile ilgili genel bilgiler
Şimdiye kadar verdiğimiz bilgileri şöyle toparlamak mümkündür:
Basit cümleler (simple sentences)
Özne (Subject) + Yüklem (Verb) + Nesne (Object) + Yardımcı Ögeler (Adverbs/Prepositional Phrases)
Basit bir eylemi veya durumu ifade eder.
She reads books every evening.
(O her akşam kitap okur.)
Bağlı cümleler (compound sentences)
Cümle 1 + Bağlaç (Conjunction) + Cümle 2
İki bağımsız cümle, “and,” “but,” “or,” “so,” gibi bağlaçlarla bağlanır.
I was tired, but I finished the project.
(Yorgundum ama projeyi bitirdim.)
Birleşik cümleler (complex sentences)
Ana Cümle (Main Clause) + Bağlaç (Conjunction) + Yan Cümle (Subordinate Clause)
Bir bağımsız cümle, bir bağımlı cümleyle bağlanır.
Yan cümle “because,” “although,” “when,” gibi bağlaçlarla başlar.
She stayed home because it was raining.
(Evde kaldı çünkü yağmur yağıyordu.)
Emir cümleleri (imperative sentences)
Yüklem (Verb) + Nesne (Object) + Yardımcı Ögeler (Adverbs)
Cümle, özne olmadan doğrudan fiille başlar.
Open the door.
(Kapıyı aç.)
Don’t talk loudly.
(Yüksek sesle konuşma.)
Soru cümleleri (interrogative sentences)
Yes/No soruları
Yardımcı Fiil (Auxiliary Verb) + Özne (Subject) + Yüklem (Verb)
Do you like tea?
(Çayı sever misin?)
Wh- soruları
Wh- Kelimesi + Yardımcı Fiil (Auxiliary Verb) + Özne (Subject) + Yüklem (Verb)
What are you doing?
(Ne yapıyorsun?)
Ünlem cümleleri (exclamatory sentences)
What + Sıfat + İsim!
What a lovely day!
(Ne güzel bir gün!)
How + Sıfat/Zarf!
How amazing!
(Ne harika!)