Bu yazımızda had better ile ilgili cümleler aktaracağız. Ancak örneklere geçmeden önce bu kalıbın anlamı ve kullanım yeri hakkında detaylı bilgiler vermenin faydalı olacağı kanaatindeyiz.
Had better ifadesi, “iyi olur” anlamını veren ve yapılması gereken bir eylemi vurgulayan bir yapıdır. Genellikle, bir durumun daha iyiye gitmesi veya olumsuz sonuçlardan kaçınılması için bir tavsiye ya da uyarı yapmak amacıyla kullanılır. Türkçede “şunu yaparsan iyi olur” ifadesine denk gelir ve belirli bir eylemi yapmanın akıllıca olduğunu ya da o an için en iyi seçenek olduğunu belirtir.
Had better kullanıldığında, genellikle o an yapılması gereken bir şey olduğu hissi uyandırır, çünkü yapılmadığında olumsuz bir sonuçla karşılaşılabilir.
Had Better Cümlede Nerede Kullanılır?
Had better, cümlede özne ile fiilin yalın hâli arasında kullanılır. Yapı olarak, özne + had better + fiil (yalın hâlde) şeklindedir. Olumsuz hâlinde ise had better not şeklinde kullanılır. Bu kalıp, eylemin yapılmasının iyi olacağını veya olumsuz sonuçlardan kaçınmak için yapılması gerektiğini vurgulamak için kullanılır.
Olumlu Cümle: Özne + had better + fiil (yalın hâlde)
Olumsuz Cümle: Özne + had better not + fiil (yalın hâlde)
Soru Cümlesi: Had + özne + better + fiil (yalın hâlde) + ?
“Soru” yapısında “had” başa getirilir, bu da cümleyi soru formuna dönüştürür. Sorularda, “iyi olur mu?” anlamını vurgulamak için kullanılır.
Had Better ile İlgili Cümleler Olumlu Örnekler
You had better take your umbrella; it looks like rain.
Şemsiyeni alsan iyi olur; yağmur yağacak gibi görünüyor.
She had better start studying for the exam.
Sınav için çalışmaya başlasa iyi olur.
We had better leave early to avoid traffic.
Trafiğe yakalanmamak için erken çıksak iyi olur.
They had better check the weather before going hiking.
Yürüyüşe çıkmadan önce hava durumunu kontrol etseler iyi olur.
I had better write down his address.
Onun adresini yazsam iyi olur.
He had better finish the report by tomorrow.
Raporu yarına kadar bitirse iyi olur.
You had better listen carefully to the instructions.
Talimatları dikkatle dinlesen iyi olur.
She had better call her parents tonight.
Bu gece ailesini arasa iyi olur.
We had better book a table in advance.
Önceden masa ayırtırsak iyi olur.
They had better wear comfortable shoes for the trip.
Gezi için rahat ayakkabılar giyseler iyi olur.
Had Better ile İlgili Cümleler Olumsuz Örnekler
You had better not forget your passport.
Pasaportunu unutmasan iyi olur.
She had better not tell anyone about the surprise party.
Sürpriz partiyi kimseye söylemese iyi olur.
They had better not be late for the meeting.
Toplantıya geç kalmasalar iyi olur.
We had better not leave the windows open while we’re out.
Dışarıdayken pencereleri açık bırakmasak iyi olur.
He had better not drive too fast on this icy road.
Bu buzlu yolda çok hızlı sürmese iyi olur.
You had better not skip breakfast; it’s a long day ahead.
Kahvaltıyı atlamasan iyi olur; önünde uzun bir gün var.
I had better not spend all my money on shopping.
Tüm paramı alışverişte harcamasam iyi olur.
They had better not ignore the safety instructions.
Güvenlik talimatlarını göz ardı etmeseler iyi olur.
She had better not stay up too late tonight.
Bu gece çok geç saate kadar oturmasa iyi olur.
We had better not forget to bring water for the hike.
Yürüyüş için su getirmeyi unutmamamız iyi olur.
Had Better ile İlgili Cümleler Soru Cümleler
Had I better call him now?
Onu şimdi arasam iyi olur mu?
Had they better bring some snacks for the trip?
Gezi için biraz atıştırmalık getirmeleri iyi olur mu?
Had we better leave early to avoid the traffic?
Trafikten kaçınmak için erken çıksak iyi olur mu?
Had she better wear a coat? It looks cold outside.
Ceket giymesi iyi olur mu? Dışarısı soğuk görünüyor.
Had you better tell her the truth?
Ona gerçeği söylesen iyi olur mu?
Had I better check the weather forecast before we go?
Gitmeden önce hava durumunu kontrol etsem iyi olur mu?
Had they better rest before the big game?
Büyük maçtan önce dinlenseler iyi olur mu?
Had we better reserve a table at the restaurant?
Restoranda masa ayırtmamız iyi olur mu?
Had he better see a doctor about his cough?
Öksürüğü için doktora görünse iyi olur mu?
Had you better review your notes before the exam?
Sınavdan önce notlarını gözden geçirsen iyi olur mu?
Had Better ile Kurulmuş Örnek Bir Diyalog
Alice: We had better get to the station soon, or we’ll miss our train.
John: Oh, you’re right. The train leaves in 20 minutes, right?
Alice: Yes, exactly. We had better leave now if we want to catch it.
John: Do you think we had better take a taxi to the station? It’s getting late.
Alice: Hmm, maybe, but the traffic could be bad at this time. We had better walk. It’s not that far.
John: You’re right, walking is faster. We had better take our jackets, though. It’s a bit chilly outside.
Alice: Good idea. And we had better check the weather again to make sure it won’t rain.
John: I already checked. It looks like we won’t have rain until later this afternoon.
Alice: Great! But we had better hurry, or we’ll miss the train for sure.
John: Okay, let’s go. We had better keep walking fast.
Türkçe çevirisi
Alice: İstasyona hemen gitsek iyi olur, yoksa trenimizi kaçıracağız.
John: Ah, haklısın. Tren 20 dakika içinde hareket ediyor, değil mi?
Alice: Evet, tam olarak. Onu yakalamak istiyorsak şimdi gitsek iyi olur.
John: Sence taksiyle gitsek iyi olur mu? Geç oldu zaten.
Alice: Hmm, belki, ama bu saatte trafik yoğun olabilir. İyi olur, yürüyerek gitsek. O kadar da uzak değil.
John: Haklısın, yürümek daha hızlı olur. Yine de ceketlerimizi alsak iyi olur, dışarısı biraz soğuk.
Alice: İyi fikir. Ayrıca, yağmur yağmayacağından emin olmak için hava durumunu bir kez daha kontrol etsek iyi olur.
John: Zaten kontrol ettim. Görünüşe göre, bu öğleden sonra geç saatlere kadar yağmur beklenmiyor.
Alice: Harika! Ama acele etsek iyi olur, yoksa kesinlikle treni kaçıracağız.
John: Tamam, gidelim o zaman. Hızlıca yürümeye devam etsek iyi olur.