in, on, at kullanım yerleri İngilizce öğreniminde büyük önem taşımaktadır. Çünkü bu edatlar oldukça yaygın biçimde kullanılmaktadır ve İngilizce cümlelerin temel yapı taşlarıdır. Ancak bu yapılar hem yer hem de zaman anlamı verdikleri için öğrenilmeleri ne yazık ki kolay olmamaktadır. Bu zorluğun üstesinden gelmek için bol örnekle konuya hâkim olmak ve egzersiz çalışmalarına odaklanmak gerekir.
Biz de bu yazımızda in, on, at kullanım yerleri hakkında detaylı bilgiler vereceğiz. Konuyu örneklerle pekiştireceğiz. Yazımızın sonunda ile egzersiz çalışmalarına yer vererek konunun kalıcı biçimde öğrenilmesini sağlayacağız.
İşte in, on, at kullanım yerleri hakkında bilinmesi gereken her şey:
Yer anlamı bakımından in, on, at kullanımı
In (Yer Bildirme)
In, bir şeyin içinde olduğunu ifade eder. Kullanım alanları şöyle sıralanabilir:
a) Kapalı Alanlar (Rooms, Buildings, etc.)
Bir odanın, binanın veya kapalı bir yerin içinde.
She is in the kitchen.
O, mutfakta.
There are many students in the classroom.
Sınıfta birçok öğrenci var.
We had a meeting in the office.
Ofiste bir toplantı yaptık.
b) Coğrafi Yerler (Countries, Cities, Neighborhoods)
Bir ülkenin, şehrin veya bölgenin içinde.
He lives in New York.
O, New York’ta yaşıyor.
My best friend was born in Turkey.
En iyi arkadaşım Türkiye’de doğdu.
They are staying in a small village near the mountains.
Onlar dağların yakınındaki küçük bir köyde kalıyor.
c) Genel Alanlar (Parks, Gardens, etc.)
Belirli bir sınır içinde olan yerler.
The kids are playing in the park.
Çocuklar parkta oynuyor.
There are many flowers in the garden.
Bahçede birçok çiçek var.
I love spending time in nature.
Doğada zaman geçirmeyi seviyorum.
On (Yer Bildirme)
On, bir şeyin yüzeyinde olduğunu ifade eder. Kullanım alanları şöyle sıralanabilir:
a) Yüzeyler (Surfaces)
Bir şeyin masa, duvar, zemin gibi yüzeylerin üstünde olması.
The book is on the table.
Kitap masanın üstünde.
There is a painting on the wall.
Duvarda bir tablo var.
He put his coffee on the desk.
Kahvesini masanın üzerine koydu.
b) Ulaşım Araçlarının Üstü (Trains, Buses, Ships)
Toplu taşıma araçlarında veya gemilerin üstünde olmayı ifade eder.
She is on the bus.
O, otobüste.
They are on the train to London.
Londra’ya giden trende bulunuyorlar.
We had a great time on the ship.
Gemide harika vakit geçirdik.
c) Elektronik ve Yayınlar (TV, Internet, Radio)
Televizyon, internet veya radyo üzerinde bir şeyi ifade eder.
I saw the news on TV.
Haberleri televizyonda izledim.
You can find more information on the internet.
İnternette daha fazla bilgi bulabilirsiniz.
Her favorite song is playing on the radio.
Onun en sevdiği şarkı radyoda çalıyor.
At (Yer Bildirme)
At, bir noktayı veya spesifik bir yeri ifade eder. Kullanım alanları şöyle ifade edilebilir:
a) Spesifik Noktalar (Specific Points)
Bir adres, belirli bir nokta veya yer.
She is at the door.
O, kapının önünde.
I will meet you at the entrance.
Seni girişte karşılayacağım.
There is a taxi waiting at the corner.
Köşede bir taksi bekliyor.
b) Etkinlikler ve Toplanma Yerleri (Events, Gatherings)
Bir etkinlikte veya insanların toplandığı bir yerde.
We are at a party right now.
Şu anda bir partideyiz.
He is at the conference.
O, konferansta.
They met each other at the wedding.
Onlar düğünde tanıştılar.
c) Küçük Yerler veya Kurumlar (Shops, Schools, Airports)
Bir dükkanda, okulda veya havaalanında olmayı ifade eder.
She is at the supermarket.
O, süpermarkette.
I will see you at the airport.
Seni havaalanında göreceğim.
He works at a small café in the city center.
Şehir merkezindeki küçük bir kafede çalışıyor.
Zaman anlamı bakımından in, on, at kullanım yerleri
In (Zaman Bildirme)
In, zaman ifadelerinde daha geniş dönemleri veya bir süre içindeki olayları ifade eder. Kullanım alanları şöyle sıralanabilir:
a) Yıllar (Years)
Bir olayın belirli bir yılda gerçekleştiğini ifade eder.
I was born in 1995.
1995 yılında doğdum.
The company was founded in 2001.
Şirket 2001 yılında kuruldu.
Many important events happened in 1989.
1989 yılında birçok önemli olay yaşandı.
b) Aylar (Months)
Bir olayın belirli bir ayda gerçekleştiğini ifade eder.
We are going on vacation in July.
Temmuz ayında tatile gidiyoruz.
She started her new job in September.
Yeni işine Eylül ayında başladı.
The flowers bloom in April.
Çiçekler Nisan ayında açar.
c) Yüzyıllar ve Uzun Dönemler (Centuries, Decades, or Long Periods)
Tarihsel dönemleri veya yüzyılları ifade eder.
This tradition started in the 18th century.
Bu gelenek 18. yüzyılda başladı.
People made great scientific discoveries in the 20th century.
İnsanlar 20. yüzyılda büyük bilimsel keşifler yaptı.
The dinosaurs disappeared in the Mesozoic Era.
Dinozorlar Mezozoik Çağ’da yok oldu.
On (Zaman Bildirme)
On, belirli bir tarih veya gün için kullanılır. Kullanım alanları şöyle ifade edilebilir:
a) Günler (Days)
Belirli bir günü ifade eder.
I will see you on Monday.
Seni Pazartesi günü göreceğim.
She was born on Christmas Day.
O, Noel Günü doğdu.
We had a meeting on Friday.
Cuma günü bir toplantımız vardı.
b) Tarihler (Dates)
Belirli bir tarihte gerçekleşen olayları ifade eder.
We got married on May 15th.
15 Mayıs’ta evlendik.
The exam is on October 10th.
Sınav 10 Ekim’de.
The store opened on July 1st.
Mağaza 1 Temmuz’da açıldı.
c) Özel Günler (Special Days)
Önemli ve özel günleri ifade eder.
They arrived on New Year’s Eve.
Onlar Yılbaşı Gecesi geldi.
He gave her flowers on Valentine’s Day.
Ona Sevgililer Günü’nde çiçek verdi.
The parade will be held on Independence Day.
Geçit töreni Bağımsızlık Günü’nde yapılacak.
At (Zaman Bildirme)
At, daha spesifik zaman dilimlerini veya anları ifade eder. Kullanım alanları şöyle sıralanabilir:
a) Saatler (Times)
Belirli bir saati ifade ederken kullanılır.
The train arrives at 8:30.
Tren saat 8:30’da varıyor.
We have a meeting at 3 p.m.
Saat 3’te bir toplantımız var.
The store opens at 9 o’clock.
Mağaza saat 9’da açılıyor.
b) Belirli Zamanlar (Specific Points of the Day)
Günün belirli bir kısmını ifade eder.
I always feel sleepy at midnight.
Her zaman gece yarısında uykulu hissederim.
She is coming home at noon.
O, öğlen vakti eve geliyor.
He starts work at dawn.
O, şafakta işe başlıyor.
c) Tatiller ve Özel Zamanlar (Holidays and Celebrations)
Bir tatilin ya da özel bir zaman diliminin başlangıcını ifade eder.
They always visit us at Christmas.
Onlar her zaman Noel’de bizi ziyaret eder.
We go skiing at New Year.
Yılbaşında kayak yapmaya gideriz.
Families gather at Thanksgiving.
Aileler Şükran Günü’nde bir araya gelir.
Egzersiz 1: Yer Anlamı ile İlgili
Aşağıdaki cümlelerde boşlukları in, on, veya at ile doldurun.
The keys are ___ the drawer.
There is a beautiful painting ___ the wall.
She is waiting for you ___ the bus stop.
I left my book ___ the kitchen table.
They live ___ London.
The kids are playing ___ the garden.
He is standing ___ the corner of the room.
The restaurant is ___ the second floor of the building.
There is a fly ___ the ceiling.
We met ___ the airport before the flight.
Cevap Anahtarı
in
on
at
on
in
in
at
on
on
at
Egzersiz 2: Zaman Anlamı ile İlgili
Aşağıdaki cümlelerde boşlukları in, on, veya at ile doldurun.
We always go to the beach ___ summer.
The meeting is ___ Monday morning.
I will see you ___ 3 p.m. tomorrow.
She was born ___ 1990.
They got married ___ February 14th.
The concert starts ___ 8 o’clock.
My birthday is ___ May.
They visited us ___ Christmas Eve.
He will start his new job ___ next week.
The train leaves ___ noon.
Cevap Anahtarı
in
on
at
in
on
at
in
on
in
at
