Şahıs zamirleri, bir cümlede kişilerin veya varlıkların kim olduğunu belirten zamirlerdir. Bu zamirler, isimlerin yerine kullanılarak dilde tekrarları önler ve cümleleri daha akıcı hale getirir. İngilizcede şahıs zamirleri, özne ve nesne zamirleri olarak iki gruba ayrılır. Aşağıda bu zamir türlerini detaylı şekilde ele alacağız. Yazımız içinde ayrıca iyelik zamirleri ile dönüşlülük zamirleri hakkında da detaylı bilgiler vereceğiz.
İngilizcede Özne Zamirleri (Subject Pronouns)
İngilizcede şahıs zamirleri içinde en sık kullanılan tür özne zamirleridir. Özne zamirleri, cümlede eylemi yapan kişi ya da varlığı belirtmek için kullanılır. Bu zamirler, cümlede özne pozisyonundadır ve fiilden önce gelir. İngilizcede özne zamirleri şunlardır:
I: Ben
You: Sen / Siz
He: O (erkek)
She: O (kadın)
It: O (nesne/hayvan)
We: Biz
They: Onlar
Özne Zamirleri ile 10 Örnek Cümle
I am reading a book.
(Ben bir kitap okuyorum.)
You are very kind.
(Sen çok naziksin / Siz çok naziksiniz.)
He plays football every weekend.
(O, her hafta sonu futbol oynar.)
She is studying for her exams.
(O, sınavlarına çalışıyor.)
It is raining heavily.
(Yağmur şiddetli yağıyor.)
We will visit the museum tomorrow.
(Yarın müzeyi ziyaret edeceğiz.)
They are going to the cinema tonight.
(Onlar bu akşam sinemaya gidiyorlar.)
I like to travel in my free time.
(Boş zamanlarımda seyahat etmeyi severim.)
She loves painting.
(O, resim yapmayı sever.)
We are learning English together.
(Biz birlikte İngilizce öğreniyoruz.)
Özne zamirleri ile ilgili örnek bir diyalog
David: Hey Olivia, do you know where my phone is?
Olivia: I haven’t seen it. Maybe you left it in the car.
David: Hmm, I thought I had it with me. Do you remember when I last used it?
Olivia: Yes, you were texting someone while we were at the café.
David: Oh, right. I probably forgot it there.
Olivia: Don’t worry, I’m sure you’ll find it. Let’s call the café and ask them.
David: Good idea! By the way, what about your bag? Is it still in the car?
Olivia: No, I have it with me. It’s right here.
David: Great! I guess we should both double-check our stuff before leaving anywhere.
Olivia: You’re right. We always forget something!
Diyalogun Türkçe çevirisi
David: Merhaba Olivia, telefonumun nerede olduğunu biliyor musun?
Olivia: Onu görmedim. Belki arabada bırakmışsındır.
David: Hmm, onu yanımda tutuyorum sanıyordum. En son ne zaman kullandığımı hatırlıyor musun?
Olivia: Evet, kafe de birine mesaj atıyordun.
David: Ah, doğru. Orada unutmuş olmalıyım.
Olivia: Endişelenme, bulacağından eminim. Hadi kafeyi arayıp soralım.
David: Güzel fikir! Bu arada, senin çantan ne oldu? Hala arabada mı?
Olivia: Hayır, onu yanımda taşıyorum. İşte burada.
David: Harika! Sanırım bir yere gitmeden önce eşyalarımızı kontrol etmeliyiz.
Olivia: Haklısın. Hep bir şey unuturuz!
İngilizcede Nesne Zamirleri (Object Pronouns)
Nesne zamirleri, bir cümlede eylemin etkilediği kişi veya varlığı belirtmek için kullanılır. Türkçede nesne zamirleri, hem “-i” hali (belirtme durumu) hem de “-e” hali (yönelme durumu) anlamında kullanılabilir. İngilizcede şahıs zamirleri bu iki ek için de kullanıldığı için ana dili Türkçe olanların bu yapıyı çözmesi biraz zaman almaktadır. Ancak akıcı bir konuşma için nesne zamirlerinin bu farklı kullanım yerlerini bilmek şarttır.
Me: Beni / Bana
You: Seni / Sana
Him: Onu (erkek) / Ona
Her: Onu (kadın) / Ona
It: Onu (nesne/hayvan) / Ona
Us: Bizi / Bize
Them: Onları / Onlara
Nesne Zamirleri ile 10 Örnek Cümle
She gave me a gift.
(O, bana bir hediye verdi.)
I saw you at the park yesterday.
(Dün seni parkta gördüm.)
Can you help him?
(Ona yardım edebilir misin?)
I called her this morning.
(Bu sabah onu aradım.)
The teacher asked it to the students.
(Öğretmen onu öğrencilere sordu.)
They invited us to their party.
(Onlar bizi partilerine davet ettiler.)
We saw them at the mall.
(Onları alışveriş merkezinde gördük.)
Please tell me the truth.
(Lütfen bana gerçeği söyle.)
I will give you the book tomorrow.
(Kitabı yarın sana vereceğim.)
She sent him a message.
(Ona bir mesaj gönderdi.)
Nesne zamirleri ile ilgili örnek bir diyalog
David: Olivia, I can’t find my keys. Have you seen them?
Olivia: Yes, I saw them on the kitchen counter earlier.
David: Oh, great! I’ll go get them. Thanks for reminding me.
Olivia: No problem. By the way, can you help me with these bags? They’re too heavy.
David: Sure! Just hand them to me. I’ll carry them for you.
Olivia: Thanks! You always help me with things like this.
David: Of course, you’d do the same for me.
Olivia: True! By the way, did you call your parents? I think they’re waiting for you.
David: Oh no, I forgot! I’ll call them right now.
Diyalogun Türkçe çevirisi
David: Olivia, anahtarlarımı bulamıyorum. Onları gördün mü?
Olivia: Evet, onları az önce mutfak tezgahında gördüm.
David: Harika! Onları alacağım. Hatırlattığın için teşekkürler.
Olivia: Sorun değil. Bu arada, bana bu çantalarla yardım edebilir misin? Çok ağırlar.
David: Tabii! Sadece bana ver. Onları senin için taşıyacağım.
Olivia: Teşekkürler! Böyle şeylerde hep bana yardım ediyorsun.
David: Elbette, sen de benim için aynı şeyi yapardın.
Olivia: Doğru! Bu arada, ailelerini aradın mı? Sanırım seni bekliyorlar.
David: Ah hayır, unuttum! Hemen onları arayacağım.
İyelik Zamirleri (Possessive Pronouns)
İngilizcede şahıs zamirleri konusunda sıkça kullanılan bir başka tür de iyelik zamirleridir. İyelik zamirleri, bir şeyin kime ait olduğunu belirtmek için kullanılır. Türkçede bu zamirler, “benimki, seninki, onunki” gibi karşılıklar alır. İyelik zamirleri, cümlede nesnenin kime ait olduğunu gösterir, ancak iyelik sıfatlarından (my, your, his, her, its, our, their) farklı olarak isim kullanılmaz, zamirin kendisi yeterlidir.
İngilizcedeki iyelik zamirleri şunlardır:
Mine: Benimki
Yours: Seninki / Sizinki
His: Onunki (erkek)
Hers: Onunki (kadın)
Its: Onunki (nesne/hayvan)
Ours: Bizimki
Theirs: Onlarınki
İyelik Zamirleri ile 10 Örnek Cümle
This book is mine.
(Bu kitap benimki.)
Is this pen yours?
(Bu kalem seninki mi?)
The blue car is his.
(Mavi araba onunki.)
The jacket on the chair is hers.
(Sandalye üzerindeki ceket onunki.)
This house is ours.
(Bu ev bizimki.)
The keys on the table are theirs.
(Masanın üzerindeki anahtarlar onlarınki.)
These shoes are mine, not yours.
(Bu ayakkabılar benimki, seninki değil.)
His phone is newer than hers.
(Onun telefonu, onunkinden daha yeni.)
The responsibility is ours, not theirs.
(Sorumluluk bizimki, onlarınki değil.)
The dog is theirs, but the cat is ours.
(Köpek onlarınki, ama kedi bizimki.)
İyelik zamirleri ile ilgili örnek bir diyalog
David: Olivia, is this book yours?
Olivia: No, it isn’t mine. It’s Sarah’s.
David: Oh, I see! Where is Sarah?
Olivia: She’s in the library. She left her bag over there too.
David: So that bag is hers?
Olivia: Yes, and my backpack is next to it.
David: Got it! By the way, do you have my pen?
Olivia: I think it’s on your desk.
David: Oh right! I need it for my homework.
Diyalogun Türkçe çevirisi
David: Olivia, bu kitap senin mi?
Olivia: Hayır, benim değil. O, Sarah’a ait.
David: Ah, anladım! Sarah nerede?
Olivia: Kütüphanede. Orada çantasını da bıraktı.
David: Yani o çanta onun mu?
Olivia: Evet, ve benim sırt çantam da onun yanında.
David: Tamam! Bu arada, benim kalemim sende mi?
Olivia: Sanırım masanda.
David: Ah, doğru! Onu ödevim için kullanmam gerekiyor.
İyelik Zamiri ile İyelik Sıfatı Karşılaştırması
İyelik zamiri (Possessive Pronoun), bir nesnenin kime ait olduğunu belirtir ve isim olmadan kullanılır. Yani cümlede iyelik zamiri kullanıldığında, nesnenin adını tekrarlamaya gerek yoktur. Örneğin: “This book is mine.” (Bu kitap benimki).
İyelik sıfatı (Possessive Adjective) ise bir nesnenin kime ait olduğunu belirterek, hemen ardından bir isimle kullanılır. İsimle birlikte kullanıldığında sahipliği gösterir. Örneğin: “This is my book.” (Bu benim kitabım).
İyelik Zamiri (Possessive Pronouns)
Mine: Benimki
Yours: Seninki / Sizinki
His: Onunki (erkek)
Hers: Onunki (kadın)
Its: Onunki (nesne/hayvan)
Ours: Bizimki
Theirs: Onlarınki
İyelik Sıfatı (Possessive Adjectives):
My: Benim
Your: Senin / Sizin
His: Onun (erkek)
Her: Onun (kadın)
Its: Onun (nesne/hayvan)
Our: Bizim
Their: Onların
İyelik Zamiri ve İyelik Sıfatı ile Örnek Cümleler
This is my car.
(Bu benim arabam.)
This car is mine.
(Bu araba benimki.)
Is that your house?
(Şu senin evin mi?)
Is that house yours?
(Şu ev seninki mi?)
His bike is new.
(Onun bisikleti yeni.)
This bike is his.
(Bu bisiklet onunki.)
Her bag is on the chair.
(Onun çantası sandalyenin üzerinde.)
The bag on the chair is hers.
(Sandalyenin üzerindeki çanta onunki.)
Our team won the match.
(Bizim takım maçı kazandı.)
The winning team is ours.
(Kazanan takım bizimki.)
İngilizcede Şahıs Zamirleri içinde Dönüşlülük Zamirleri Önemli Bir Yer Tutar
Dönüşlülük zamirleri (Reflexive Pronouns), bir eylemin özneye geri döndüğünü, yani eylemi yapan kişinin aynı zamanda eylemin kendisine yapıldığını belirtmek için kullanılır. Türkçedeki “kendi, kendim, kendisi” gibi zamirler bu anlama gelir. İngilizcede dönüşlülük zamirleri, özne zamirlerine “-self” ya da “-selves” ekleri eklenerek oluşturulur.
İngilizce dönüşlülük zamirleri şunlardır:
Myself: Kendim
Yourself: Kendin / Kendiniz
Himself: Kendi (erkek)
Herself: Kendi (kadın)
Itself: Kendi (nesne/hayvan)
Ourselves: Kendimiz
Yourselves: Kendiniz (çoğul)
Themselves: Kendileri
Dönüşlülük Zamirleri ile İlgili 10 Örnek Cümle
I cut myself while cooking.
(Yemek yaparken kendimi kestim.)
She taught herself how to play the piano.
(O, kendi kendine piyano çalmayı öğrendi.)
They organized the event themselves.
(Onlar, etkinliği kendileri organize ettiler.)
Did you do your homework by yourself?
(Ödevini kendi başına mı yaptın?)
We enjoyed ourselves at the party.
(Partide çok eğlendik.)
He looked at himself in the mirror.
(O, aynada kendine baktı.)
The cat cleaned itself after eating.
(Kedi, yemek yedikten sonra kendini temizledi.)
You should believe in yourself.
(Kendine inanmalısın.)
The kids made the cake by themselves.
(Çocuklar pastayı kendi başlarına yaptılar.)
She often talks to herself when she’s alone.
(O, yalnızken sık sık kendi kendine konuşur.)
Dönüşlülük zamirleri ile ilgili örnek bir diyalog
David: Hey Olivia, did you finish the project by yourself?
Olivia: Yes, I did! It was challenging, but I managed to complete it.
David: That’s impressive! I usually need help when I do my projects.
Olivia: I understand. Sometimes it’s easier to work alone, but I like to push myself.
David: I should try that too. I’ll challenge myself more often.
Olivia: Definitely! You’ll be surprised at what you can accomplish by yourself.
David: Thanks for the encouragement!
Diyalogun Türkçe çevirisi
David: Merhaba Olivia, projeyi kendi başına bitirdin mi?
Olivia: Evet, bitirdim! Zorlayıcıydı ama tamamlamayı başardım.
David: Bu etkileyici! Ben genellikle projelerimi yaparken yardıma ihtiyaç duyuyorum.
Olivia: Anlıyorum. Bazen tek başına çalışmak daha kolaydır ama kendimi zorlamayı seviyorum.
David: Ben de bunu denemeliyim. Kendime daha fazla meydan okumalıyım.
Olivia: Kesinlikle! Kendi başına neler başarabileceğine şaşıracaksın.
David: Teşekkürler, cesaretlendirdiğin için!
